Üzerinde derin bir etki bırakan Nobel Ekonomi Ödülü sahibi Daniel Kahneman'ın ölümünün ardındaki sırlar yavaş yavaş gün yüzüne çıkıyor. Kahneman'ın "yardımlı intihar" yöntemiyle hayatına son verme kararı, hem akademik çevrelerde hem de toplumda geniş yankı buldu. Bu durum, özellikle son yıllarda tartışılan ve tıp hukuku ekseninde sıkça gündeme gelen euthanasia (ötenazi) tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Kahneman’ın bu radikal kararı, insan yaşamı, etik ve bilgi gibi temel konuları sorgulattı. Nobel ödüllü bir akademisyenin böylesi bir yola başvurması, toplumun genelinde derin bir üzüntü ve sorgulama yarattı.
Daniel Kahneman, Nobel Ekonomi Ödülü'nü kazanmış bir psikologdur. İnsan davranışlarının ekonomi üzerindeki etkilerini araştıran Kahneman, insanların geleneksel ekonomik teorilere göre karar verme süreçlerinde mantık dışı hareket ettiklerini keşfetti. Bu çalışmaları, "davranışsal ekonomi" alanının temellerini attı. Kahneman’ın en bilinen eseri "Thinking, Fast and Slow" (Hızlı ve Yavaş Düşünme), insanların nasıl düşündüklerini ve karar verdiklerini derinlemesine ele alır. Bu kitap, sadece bilim çevrelerinde değil, genel halk arasında da büyük bir ilgi gördü. Kahneman’ın akademik kariyeri, insan psikolojisini anlamaya yönelik yenilikçi katkılarla doludur.
Kahneman’ın yaşamı hakkında yapılan son açıklamada, ünlü ekonomistin uzun süredir yaşadığı ciddi sağlık sorunlarının olduğu belirtildi. Kahneman, bu sorunların getirdiği fiziksel ve ruhsal zorbalıklara karşı bir çözüm olarak "yardımlı intihar" yöntemini seçti. Bu durum, çoğu kişi için oldukça şok edici olsa da, bazı kişilere göre Kahneman'ın bu kararı, kendi yaşamını sonlandırmak için bireysel bir hak olarak değerlendirildi. Euthanasia, zorlu hastalık süreçleri yaşayan bireylerin acılarını dindirmek için tercih ettikleri bir yol olarak dünya genelinde tartışmalara sebep olmaktadır. Kahneman’ın tercihinin öncesindeki yaşadıları, acı çekmeye karşı insani bir tepki olarak yorumlanabilir.
Kahneman’ın intihar kararı, sadece onun yaşamı için değil, aynı zamanda toplum için de önemli bir tartışma alanı yarattı. Euthanasia’nın etik boyutları, bireylerin yaşamı üzerindeki kontrolleri ve bu konudaki hukuki düzenlemeler, farklı görüşlerin öne sürülmesine sebep oldu. Çalışmalarında her zaman insan davranışlarının temelini sorgulayan Kahneman, bu sefer kendi yaşamı üzerine ağır bir karar vermiş oldu. Bu durum, insanların ölümü ve yaşamı ne şekilde anladığını, ne şekilde sona erdirmek istediğini sorgulamalarına neden oldu.
Sonuç olarak, Nobel Ödülü sahibi bir bilim insanının hayatına son verme kararı, toplumda büyük bir etki yaratarak, felsefi ve etik tartışmaların patlak vermesine sebep olmuştur. Kahneman, yaşamı boyunca insan doğasına dair önemli bulgular sunmuşken, kendi yaşamındaki bu dramatik karar, tüm insanlığa önemli bir mesaj vermiştir. Belki de bu, devletlerin ve toplumların, bireylerin ölümü üzerinde düşündükleri biçiminiz sorgulama zamanıdır.